Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »
Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!
Facebook’ta BeÄŸen
Jack London
Jack London az rastlanır anlatı yeteneğiyle kendisini ilgilendiren birçok farklı alanda eser verdi. Ademden Önce, ilk insanın çarpıcı öyküsüyle, genetik kodlanmayı, rüyaları ve ilkel yaşamı keşfe çıkan bir roman. Oldukça sert çizilen karakterler ve sürükleyici dramatik yapı, okura büyük bir okuma zevki ve düşünme vesilesi vaat
1 yorum
Gece karanlığı bastırıyordu. Kampın gürültüsüne ve telaşına alışık olan duyuları körelmişti. Ne görülecek, ne duyulacak, ne de yapılacak bir şey vardı burada. Sessizliğin bozulduğunu ve doğanın harekete geçtiğini görmek için bütün duyularını zorladı. Issızlık içinde dehşetli bir tehlikenin pusuda olduğu hissi onu kor
10 yorum
O diğerlerinden çok farklıydı. Onların tüyleri daha şimdiden anne kurt Kiche'ye benzeyerek kızılımsı bir renk almışken yalnız kendisi, babasına çekmişti. Bir batanda doğan yavrular içinde, gri renkli olan, yalnız kendisiydi. Tam anlamıyla kurt soyuna çekmişti. Aslında bir tek fark dışında, vücutça Tek Göz'e benziyordu. O da, bab
1906 yılında Beyaz Diş yayınlandığında, Jack London artık ünlü bir yazar olma yolunda önemli adımlar atmış, sadece Amerika’da değil, dünyanın başka ülkelerinde de popülerleşmeye başlamıştı. Beyaz Diş, Kuzey’in acımasız vahşi dünyasında hayatta kalma mücadelesini anlatan en başarılı, en büyüleyici romanlardan biridi
Eserlerinde doğanın karşı konulamaz gücünü alt etme ve hayatta kalabilme mücadelesini romantik bir yaklaşımla ele alan Jack London, Demir Ökçe'de sınıf mücadelesini konu alır. Genç bir iyi aile kızı, sınıfsal konumuna karşın, sosyalist bir lidere âşık olur ve yaşadığı bu ilişki süresince kapitalizmin toplumda yarattığı yık
Nevada şehrinin hatırlamadığım bir kıyısında, hiç sıkılmadan iki saat konuşarak yalan söylediğim bir kadın var. Bunu özür dilemek gibi bir niyetle anlatmıyorum, aksine ben burada kendimi anlatmaya çalışıyorum. Adım ve şimdi nerede olduğunu bilmediğim o kadın, tesadüfen bu satırlarımı okursa bana yazacağım umuyorum. 1892 yaz
2 yorum
London, Demiryolu Serserilerinde serseriliği, başıboşluğu ve suça yatkınlığı 19. yüzyılın son çeyreğinde Amerika'da yaşanan ekonomik bunalımın fonunda, Amerikan yaşama tarzının ince, çarpıcı bir eleştirisine dönüştürüyor. Bu otobiyografik metin, iş bulma ya da seslerini duyurma kaygısıyla dönemin en modern ulaşım aracı ol
Jack London'ın roman kişileri, insan ile doğa arasında bir zanıanlarki birlikteliği arar, onun izlerini bulur, içlerindeki doğaya çarpar, onu yüzeye çıkartabildikleri ölçüde vahşileşir, insanlıklarından uzaklaşırlar. Bir yanda doğal yanları, vahşilik çağırır onları, bir yanda da insan yanlan. Bu kez doğa denizdir; insan yanını
Gerçek Hiç Bu Kadar Çarpıcı Olmamıştı! Amerikan Edebiyatının güçlü kalemi Jack London 1900´lerin başında İngiltere´ye giderek Londra´nın doğu yakasındaki işçi sınıfının zorluklarla dolu hayatını gözlemler. İlk elden tanıklığını romanlaştırdığı zaman dünya kamuoyunu şaşkınlığa uğratan yazar, bu eseriyle büy
Jack London, bir kez daha karanlığın yüreğine yolluyor bizi. Bu kez, Conrad'ın romanında olduğu gibi Kongo'da değil, sömürgeciliğin istasyonlarından biri olan Pasifik'teki Solomon Adaları'ndayız. Sıcak, nemli bir cehennem setinde, dizanteri ile tifonun kol kola ölüm dansı yaptığı, insan yiyen vahşi yerlilerin yırtıcı hayvanlardan hi
Jack London, Martin Eden’da yarı-otobiyografik bir roman kurgular ve yazar olabilmek için hayatını ortaya koyan ve başına gelen tüm trajedilere rağmen bu yoldan asla dönmeyen Martin’in şaşırtıcı hikâyesini anlatır. Martin’in yazarlık macerası Ruth’a olan aşkıyla başlar. Önceleri, yalnızca iyi bir eğitim almış, ailesi to
Genç adam, şapkasını çıkarmış, anahtanyla kilidi açmaya çalışan adamı izliyordu. Sonunda kilit açıldı ve önündeki adamı izleyerek odaya girdi. Kaba ve üzerine denizin kokusu sinmiş elbiseleriyle, bulundukları odaya hiç de uyumlu değildi. Elinde şapkası, ayakta bir an ne yapacağını bilmeden durdu. Diğer adam şapkayı ondan aldı
Martin Eden Jack Londonın hayatından belirgin izdüşümler taşıyan özyaşamsal bir roman. Hayalleri kadar iradesi de güçlü bir genç, sosyal statüsünü değiştirmek için giriştiği yazar olma mücadelesini kazanır. Ancak geldiği yer yeni bir sosyal dünya olduğu kadar büyük bir boşluğun kıyısıdır da. Okur, Martin Edenin kimliğinde v
Jack London, bu kitabı geçen yüzyılın hemen başında, üzerinde güneÅŸin batmadığı Büyük Britanya İmparatorluÄŸunun ihtiÅŸam ve gücünün doruÄŸunda olduÄŸu bir dönemde (1902) kaleme almıştır. Emekçilerin, bir yüz yıl boyunca verdikleri ağır bedelli mücadelenin sonucunda elde ettikleri hakların tamamen askıya alındığı, insanlarÄ
Vahşetin Çağrısı, hiç kuşkusuz Jack London'un başyapıtları arasında sayılır. Genç bir yazarken, zengin olma hayaliyle Alaska'da altın arama serüvenine katılan Jack London, hiç altın çıkaramamasına karşılık doğa ve insan üzerine büyük bir bilgi birikimiyle geri döndü. Alaska'daki gözlemleriyle, yaklaşık bir ay gibi kısa bir
Vahşetin Çağrısı Jack London’ın en önemli eserlerinden biridir. Yazar bu kitabında, altına hücum çağını değişik bir açıdan ele alır. Romanın başkahramanları kızak köpekleridir. Jack London, altın hırsıyla gözü dönmüş insanların günlük yaşamlarını, davranışlarını, duygularını ve egolarını bir köpeğin gözüyle
Rastgele Kitap Getir
Şimdi e-bültenimize abone olun.