Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Tarihten İlginç Öyküler
Tarihten İlginç Öyküler

Tarihten İlginç Öyküler

Aydın Karasüleymanoğlu

Tarihi olaylar araştırılır, üzerinde yorumlar yapılır, kayıtlara geçirilir ama bir daha tekrarlanmaz. Tarihin derinliklerinde kalan bu olaylar, yeni kuşaklara bazı öğretilerde de bulunur. Geçmişe…

Tarihi olaylar araştırılır, üzerinde yorumlar yapılır, kayıtlara geçirilir ama bir daha tekrarlanmaz. Tarihin derinliklerinde kalan bu olaylar, yeni kuşaklara bazı öğretilerde de bulunur. Geçmişe yolculuk yapmak, tarihi olayları iyi algılamak, ufkumuzu açar. Geleceğimizle ilgili sağlıklı kararlar almamızı kolaylaştırır.

Aydın Karasüleymanoğlu, Türk ve dünya tarihinden seçtiği bazı ilginç olayları, genel kültürünüzü geliştirmeniz ve kolay okumanız için öyküleştirdi. Bu öykülerden, çok dersler çıkaracağınızı düşünüyoruz.

***

YENİ ÇAĞIN ÇİÇEKLERİ

165 bin kişilik orduyla İstanbul’u karadan ve denizden kuşatan Sultan Mehmet, 53 gün süren savaştan sonra şehre girebildi. Ortaçağın kapanıp, Yeniçağın başlamasına neden olan 1453 deki bu savaşta, ilginç bir yol izlendi. Osmanlı gemileri bir gece Dolmabahçe’den kızaklar üzerinde kaydırılarak Haliç’e indirildi. Sabah Haliç’te yabancı gemileri gören Bizanslılar çok şaşırdılar.

Sultan Mehmet, II. Kostantin’e elçiler göndererek, kan dökülmeden şehrin teslimini istedi. Kendisinin hazinesiyle birlikte dilediği yere gidebileceğinden söz etti. II. Kostantin şehri savunmaya yemin ettiğini, gerektiğinde vergi verebileceğini açıkladı. Bunun üzerine büyük topların devreye sokulmasıyla kuşatma başladı. Kanlı çarpışmalardan sonra Bizanslılar, yenilgiyi kabullendiler.

Dünyanın hiçbir yöresinde görülmeyen bu yöntem, Osmanlı bilginleri tarafından düşünülmüştü. Bu yöntemi, genç padişaha önerenler arasında Akşemseddin de vardı. Akşemseddin aynı zamanda Sultan Mehmet’in hocasıydı. Genç padişah bu bilgin hocasına çok saygı gösteriyordu. İstanbul fethedildiğinde bu saygıyı kanıtlayan bir olay yaşandı. Olay şöyleydi:

Savaşı kaybeden Bizanslılar, Osmanlı padişahını çiçeklerle karşılamak durumunda kaldılar. Çağı değiştirecek bir olayı gerçekleştirmenin gururuyla at üzerinde ilerleyen Osmanlıları, Bizanslılar saygıyla selamladılar. Şehirle ilgili bilgi sunmak istediler. Akşemseddin’i padişah sanıp ilk çiçeği ona uzattılar.

-Ey gücünü dünyaya kabul ettiren büyük Sultan, bundan böyle emrinizdeyiz, dediler.

Akşemseddin, eliyle Sultan Mehmet’i işaret ederek:

-Padişahımız odur, çiçeği lütfen ona verin, dedi.

Bizanslılar, padişahı çok genç görünce şaşırdılar. Çiçek kendisine uzatıldığında Sultan Mehmet:

-Ben padişahım ama Akşemseddin büyüğüm benim hocamdır. Beni ben yapan odur. O burada iken benim çiçekleri alıp, kutlamaları kabul etmem uygun değildir. İlk yaptığınız davranış yerindeydi. Siz o çiçekleri yeniden hocama verin, dedi.

Bizanslılar, Osmanlıların yükselişe geçmelerinin nedenlerini bu olaydan sonra çok daha iyi anladılar. Osmanlı padişahlarının sürekli bilginlere akıl danışmalarının doğurduğu sonuçları gördüler. Öğretmenliğin kutsallığını ve önemini kavradılar.

Bu fetihten sonra “Fatih” unvanını da alan genç Sultan Mehmet’in, gemileri karadan yürütmesinin sırrını da öğrenmiş oldular.

Sultan Mehmet, Doğu Roma İmparatoru II. Kostantin’in, çatışma sırasında öldürülüşüne üzüldü. Sırp asıllı bir Osmanlı asker tarafından öldürülen II. Kostantin için Hıristiyan geleneklerine uygun büyük bir cenaze töreni yapılmasını emretti. Bin yıllık patrikhaneyi de koruma altına aldı.

Sonraki günlerde dirençle karşılaşmayan Sultan Mehmet, her konuda barışçıl adımlar attı. Halka güven vermeye çalıştı.

Ancak, Ayasofya’yı ziyaret edeceğini duyan halkın, protesto etmek için sırtlarını kapıya dönük oturmalarına öfkelendi.

Ayasofya’yı dolduran halka şöyle seslendi:

Şu andan itibaren benim tabamsınız. Burada hep birlikte yaşayacağız. Bana itaat etmek zorundasınız. Ben de sizi ve her türlü haklarınızı koruyacağım. Can ve mal güvenliğinizi sağlayacağım.

Sözünde duran Sultan Mehmet hemen bir ferman yayınladı. Fermanda şunlar yazılıydı: “Her kim Kostantinapol halkının canına ve malına dokuna, onun kellesi vurala…”

Yeni bir çağın açılmasına neden olan bu fetihten sonra, farklı din ve etnik kökene sahip İstanbul halkı, yüzyıllar boyunca barış içinde yaşadı. Bu birliktelik, İstanbul’u bir dünya kenti yaptı.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Öykü
  • Kitap AdıTarihten İlginç Öyküler
  • Sayfa Sayısı80
  • YazarAydın Karasüleymanoğlu
  • ISBN9786054532292
  • Boyutlar, Kapak13,5x19,5, Karton Kapak
  • YayıneviÖzlem Yayınevi / 2013

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Dağ Söyledi Gök Dinledi ~ Aydın KarasüleymanoğluDağ Söyledi Gök Dinledi

    Dağ Söyledi Gök Dinledi

    Aydın Karasüleymanoğlu

    Bir ülkenin kalkınmasında ya da gerilemesinde, yöneticilerin büyük payı vardır. Yöneticilerin nitelikleri, davranışları, görüşleri, bilgi ve birikimleri ulus açısından çok önemlidir. Doğruluğu ilke edinmiş,...

  2. Vadideki Tuzak ~ Aydın KarasüleymanoğluVadideki Tuzak

    Vadideki Tuzak

    Aydın Karasüleymanoğlu

    Bu kitabı okuyanların daha sevecen, daha umutlu olacaklarına, her zorluğu yenmek için özgüven kazanacaklarına inanıyoruz. Sevginin sayfalardan taştığı, bilgi ve becerinin her kapıyı açtığı...

  3. Sihirli Çakı ~ Aydın KarasüleymanoğluSihirli Çakı

    Sihirli Çakı

    Aydın Karasüleymanoğlu

    — Bu çakıyı babam bana armağan etti. Bunu iyi sakla ve beni özlediğin zaman yüzüne sür. Böylece benim tarafımdan okşandığını anlayacaksın… Rasim, babasının bu...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Umut, Kadın ve Kristal Gül ~ İlker BalkanUmut, Kadın ve Kristal Gül

    Umut, Kadın ve Kristal Gül

    İlker Balkan

    “Hayatta bana tutunacak kimse yoktu eskiden de, onun eksikliğini duymuyorum; ama benim de tutunacak kimsem kalmadı artık. Hayat, benden aldıklarının yerine, benden başka bir...

  2. Ayak İzlerinde Adımlar ~ Julio CortázarAyak İzlerinde Adımlar

    Ayak İzlerinde Adımlar

    Julio Cortázar

    Pencere çerçevesinin üst kısmında bir damlacık beliriyor, onu bin sönük ışıltıya bölen gökyüzüne doğru titreşiyor, sonra büyüyor ve sendeliyor, düştü düşecek, ama düşmüyor, henüz...

  3. Elmer ve Wilbur ~ David McKeeElmer ve Wilbur

    Elmer ve Wilbur

    David McKee

    Bir zamanlar, bir fil sürüsü yaşarmış.Hepsi aynı renkteymiş ve çok mutlularmış.Ama Elmer onlardan farklıymış.Fil renginde değilmiş Elmer, yamalı bir filmiş.

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur