Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Çürüksu ve Batum Notları
Çürüksu ve Batum Notları

Çürüksu ve Batum Notları

Aleksandr Samoyloviç Frenkel

“Batum’da buluşma yerleri kahvehanelerdir. Minyatür kahve fincanlarının başında oturan Batumlu siyasetçiler bütün önemli sorunlarını konuşup karara bağlıyorlar. Bu arada bir hayli ilginç bir toplantıya…

“Batum’da buluşma yerleri kahvehanelerdir. Minyatür kahve fincanlarının başında oturan Batumlu siyasetçiler bütün önemli sorunlarını konuşup karara bağlıyorlar. Bu arada bir hayli ilginç bir toplantıya denk geldim. Bejanidze Konağı’nın önünde, yolun ortasına küçücük, alçacık hasır tabureler atılmış, bu taburelere gayet kerli ferli insanlar oturmuş, tabure bulamayanlar ise bunu dert etmeyerek doğrudan yere bağdaş kurmuşlardı… Batum’un bu kalburüstü şahsiyetleri muhtemelen baba ocaklarında kalmakla Türklerin peşinden gidip gitmemeyi tartışıyorlardı.”

Çürüksu-Batum Notları, on dokuzuncu yüzyılda A. Frenkel’in kaleme aldığı seyahat notlarından oluşur. Bu notlar, son derece kişisel bir tanıklığı imlediği gibi tarihsel olarak Batum’un Osmanlılar tarafından Ruslara nasıl bırakıldığını aktaran bir metindir. Kobuletlerin İslam’ı benimsemesi üzerine yaşanan değişimlere de odaklanan bu metin, okurlara on dokuzuncu yüzyıl Çürüksu ve Batum Bölgesi’nden bir kesit sunar. Yer yer savruk bir anlatının hâkim olduğu bu metin, resmî tarih anlatılarına da alternatif oluşturur. Batum ve Çürüksu’daki yönetim biçiminden yemek ve kıyafet kültürüne, yöre halkıyla Türklerin ilişkilerine, Kobuletlerin yaşam pratiklerine ve dillerine, eğitim hayatına ve alınan vergilere kadar, gündelik hayatın pek çok katmanına değinen bu seyahat notları hem kişisel hem de toplumsal hafızayı besleyen bir kaynak olarak karşımıza çıkar. Rusçadan Türkçeye ilk kez çevrilen bu notları VakıfBank Kültür Yayınları etiketiyle okur ve araştırmacıların dikkatlerine sunuyoruz.

içindekiler

Çevirmen Notu 7
Önsöz 13
birinci kısım
batum’a doğru
Birinci Bölüm 19
İkinci Bölüm 29
Üçüncü Bölüm 37
Dördüncü Bölüm 51
Beşinci Bölüm 63
Altıncı Bölüm 71
Yedinci Bölüm 77
ikinci kısım
batum’da
Birinci Bölüm 87
İkinci Bölüm 95
Üçüncü Bölüm 103
Dördüncü Bölüm 109
Beşinci Bölüm 121
Altıncı Bölüm 131
Yedinci Bölüm 137
Sekizinci Bölüm 143
Dokuzuncu Bölüm 149
Onuncu Bölüm 155
On Birinci Bölüm 163
On İkinci Bölüm 169
On Üçüncü Bölüm 175
On Dördüncü Bölüm 181
On Beşinci Bölüm 187
On Altıncı Bölüm 193
On Yedinci Bölüm 199
Ekler 207

çevirmen notu 

Hakkında neredeyse hiçbir bilgiye sahip olmadığımız Aleksandr Samoyloviç Frenkel, tarihimize 93 Harbi diye geçen ve Osmanlı İmparatorluğu’nun bütün cephelerde toprak ve prestij kaybettiği savaşın hemen ardından Kafkasya Cephesi’ni, onun da yalnızca Acara Bölgesi gibi küçük fakat her zaman dikkatleri üzerinde toplamış bir kısmını aydınlatmaya çalışmış meçhul neferlerden biridir. Okuyacağınız metin “tarihî” ve “resmî” bir eser değildir. Hangi amaçla ve kimin tarafından gönderildiğini bilemediğimiz A. Frenkel’in Acara Bölgesi’ne yaptığı ve Batum’un Osmanlılar tarafından Ruslara bırakılmasına tanıklık ettiği bir gezinin notlarıdır.

Çok ateşli olmasa bile doğal olarak Çarlık yanlısı bir üslup takınmaktan ve zaman zaman hamasi söylemlerde bulunmaktan kaçamadığı bu “seyahat notları” bugün biz okurların önüne yer yer önemli, ancak daha çok ilginç, hoş, eğlendirici ve hatta abartılı gelebilecek ayrıntılar sunan bir tablo resmeder. Resmî tarih metinleri Batum’un Ruslara teslim edildiği tarihi ya da Osmanlı’yı Derviş Paşa’nın temsil ettiğini yazar, ancak aynı Derviş Paşa’nın belinde (palaskasında) beyaz bir mendille dolaşmak gibi bir alışkanlığı olduğundan bahsetmez. Bu pencereden bakıldığında “Çürüksu-Batum Notları” Acara Bölgesi ve özellikle Batum kenti ile yöre halkı meraklıları, hayranları ve o coğrafya ile gönül veya organik bağı olanlar için keyifli bir okuma metni olacaktır.

A. Frenkel’in bir edebiyatçı ya da gazeteci olmadığını biliyoruz. Bu gerçeği ve olayların geçtiği/kaleme alındığı 19. yüzyıl sonlarını (bundan 150 yıl öncesi söz konusu) göz önünde bulundurursak okuyacağımız metnin dili ve üslubu üzerine birkaç cümle sarf etmeden geçmek olmaz. Kitaplaştırılan bu metnin bir “gezi notu” derlemesi olduğunu, dolayısıyla edebî bir üslup yerine kısa, kesik, bilgi aktarmaya dayalı, çoğu zaman günlük konuşma diline kaçan, yer yer bozuk, devrik ve hatta yanlış anlatım biçimleriyle karşılaşabileceğimizi unutmamak gerekiyor. Yazarın kendisinden ya da dönemin ilkel matbaa sisteminden kaynaklı birtakım yanlış, mükerrer ve eksik bilgilerle karşılaşılacaktır.

Bu türden hataların ve yazım tarzının düzeltilmesi, eksiklerin tamamlanması yoluna gidilmemiş, aksine, metin olduğu gibi aktarılmış ve yeri geldiğinde bunların yazara/matbaaya ait olduğunu belirten açıklamalar yapılmıştır. Kitapta geçen çok sayıda Türkçe sözcük için –bıktırıcı olması riskine rağmen– dipnotlar koyularak açıklama yapma gereği duyulmuştur. Bunun nedeni adı geçen bölgede uzun süre hâkimiyet gösteren Türkçenin yöre kültürü ve dili üzerinde ne kadar baskın bir rol oynadığına dikkat çekmektir. A. Frenkel de bu gerçeği görmezden gelme ya da üstünü örtme gibi bir yola sapmayıp elinden geldiğince ön plana çıkarmaya gayret etmiştir. Metnin aslında olmayan, fakat diğer yandan destekleyici, tamamlayıcı birer unsur olduğunu düşündüğümüz görsel malzemeler ise çeviriye sonradan eklenmiştir. Ağız tadıyla okunması dileğiyle…

Eyüp Karakuş
Ağustos 2023

önsöz

İşbu “Seyahat Notları” geçen yıl Batum’a yaptığım gezi sırasında derlediğim bilgilere ve notlara dayanarak tarafımdan yazılmıştır. Denemelerimin ne kadar bölük pörçük olduğunun farkındayım, ancak yeni ilhak edilmiş bu bölgeyle ilgili elimizde güvenilir başka bilgiler olmadığı için yine de bu notları kitap olarak bastırmaya karar vermiş bulunuyorum. Ayrıca, Batum ve çevresi ile ilgili bilgilerin haricinde, Batum’un Ruslar tarafından ilhakına şahit olmuş eski bir görgü tanığı olarak notlarımın Türkiye Gürcülerinin bize karşı takındıkları tavrı ve bizimle olan ilişkilerini bir nebze olsun anlaşılır hâle getireceğini tahmin ediyorum. Bu meseleye ışık tutulması, ilhak edilen bu taşra kazası ile ilişkilerimizi tesis edebilmemiz ve Batum’u Rusya’nın geri kalanıyla birleştirebilmemiz için daha rasyonel tedbirler almamız gerektiği dikkate alınırsa çok önemlidir.

Notlarımın kifayetsizliğine gelince, kendimi savunma adına söyleyebileceğim yegâne şey şudur: Batum yöresinin –savaştan önce– bizimle sınır komşusu olmasına ve aynı şekilde, Poti ile Batum arasının neredeyse bir taş atımı mesafeden ibaret olmasına rağmen Batum yöresi neredeyse hiç incelenmemiş, üzerine neredeyse hiçbir şey yazılmamıştır. Burada Kafkas makamlarının Türkiye Gürcistan’ına gönderdiği Bay Kazbegi’nin iki denemesini ve Bay Bakradze’nin2 “Arkeolojik Araştırmalar” isimli eserini hariçte tutmak gerekir. Dolayısıyla Batum yöresine dair “hususi” hiçbir yazıya sahip değiliz. Bu arada Osman Bey’in3 “Lazistan” notları da Batum yöresi ile ilgili kayda değer hiçbir bilgi vermez. Aynı şey diğer seyyahlar için de söylenebilir; örneğin yalnızca Batum’dan Artvin’e giden yolu inceleyen İngiliz Gvaraçino4 ve diğerleri. Küçük bir istisna olarak Batum ve çevresi hakkında bilgi veren eski Batum İtalyan Konsolosu G. Malmusi gösterilebilir (G. Malmusi, Sullecondizionedellacitta e portodi Batum),5 ancak söz konusu ayrıntılar 1873 öncesine aittir ve geniş Rus okur kitlesi için ulaşılabilecek bir kaynak değildir. Son zamanlarda Batum konsolos yardımcımız Sayın Ciudiçi’nin elden ele dolaşan ve Fransızca yazılmış olan “Notice sur Batoum” adındaki notları var (göründüğü kadarıyla İmparatorluk Coğrafya Cemiyeti’nin Kafkasya Şubesi tarafından 1873 yılında neşredilmiş –Cilt II. No 3– “Batum Notları” yazısına materyal olarak kullanılmış), fakat bu kayıtlar bile alelacele tutulmuş resmî raporlardan başka bir şey değildir. Yine buna benzer şekilde, Bay Şavrov’un 1879 yılında yayımlanan “Kafkas Yıllığı” da Batum’la ilgili herhangi bir bilgi vermez. Bay Şavrov’un kendi ifadesine göre yeni ilhak edilmiş bu topraklarda henüz tesis edilememiş doğru ilişkiler bu tür bilgilerin elde edilmesini büyük ölçüde engellemiştir.

Batum yöresi gibi bir yerde bilgi toplamanın ne kadar meşakkatli bir iş olduğu konusunda Bay Şavrov’un görüşlerine tamamen katılıyorum. Diğer yandan bilgi edinme zorluğunun Müslüman nüfusun herhangi bir tehlikenin bizzat kendilerini tehdit edinceye kadar evlerinin dışında olup biten herhangi bir şeye karşı son derece kayıtsız olmaları, sonra ahalinin çok büyük kısmının okur yazar olmaması ve bu konularda bir hayli cahil olmaları hasebiyle daha da katmerlendiğini düşünüyorum. Kadere olan inançları Müslümanlar için adeta büyülü bir çember oluşturmuştu ve her mümin bütün hayat programının alnına yazılı bulunduğuna, herkesin iradesinin yalnızca o kaderin bir işareti olduğuna inanarak bu çemberden hiçbir şekilde çıkamıyor ya da çıkmak da istemiyordu. İşte bu kadercilik ilkesi tüm makul merakları ve zihinsel gelişim çabalarını yüzyıllar boyu bastıragelmişti. Netice itibarıyla Türkiye Gürcülerinin ortaya koyduğu bütün o şüpheli ve güvensiz yaklaşımlarla birlikte bu istatiksel verilerin ve bilgilerin bir araya getirilmesi hususi zorluklara maruz kalmıştır. İşbu kitapta, Batum yolunda ve Batum’da bulunduğum süre içinde özellikle iki yerleşim birimi, Batum ve Çürüksu üzerine muhtemelen eksiksiz bir malzeme derlediğimi, yeni ilhak edilmiş bu yöreler üzerine bilgi eksikliğini bu iki makaleyle hiç değilse bir nebze kapatacağımı düşünüyorum.

A. Frenkel

birinci kısım
batum’a doğru

birinci bölüm 

Sınırı Geçiş—Çarvodar Atları—Guriler—Çoloki Nehri—Batum Bölgesi’nin Yapısı ve Sınırları—Batum’u Teslimi Ağırdan Alışları—Lazların Niyetlerine Dair Söylentiler—Alınan Önlemler

Ozurgeti’de kendim, çevirmenim ve eşyalarım için binbir güçlükle at temin edebildim ve 22 Ağustos 1878 günü en yakın birliğimizin bulunduğu Muha-Estate1 istikametine, eski Türk sınırına doğru sabah erkenden yola çıktım. Transkafkasya’nın pek çok dağlık kesiminde olduğu gibi bu yörede de çok uzun zamandır kabul gören yegâne ulaşım aracı attı. Ağır yükler bile şu şekilde düzenlenmiş bir yöntemle taşınır: Atın veya eşeğin sırtına hayvanın derisine zarar vermemek için bir keçe ya da ona benzer kalınca bir şey atılır, bu örtünün üzerine geniş, ahşaptan özel bir semer vurulur ve yük bu semerin her iki yanına, yürüyüşü sırasında hayvanın hareketlerine engel teşkil etmeyecek biçimde dengeli bir şekilde bağlanır. Bir yük atı dokuz puda2 kadar yük taşıyabilir. Bu tür atlara yörede “çarvodar”3 deniyor. Kafkaslarda, dağ başlarında her zaman çok sayıda çarvodar atı bulmak mümkündür.

Pek çok köy yalnızca bu işle, özel olarak paketlenmiş yüklerin nakliyesiyle uğraşır. Çarvodarlar çok iyi birer yürüyüşçüdürler, hiçbir zaman ata binmezler ve kervanı hep yaya olarak takip ederler. O günlerde Ozurgeti ile bizim birlikler arasında hareket etmenin çok da güvenli olmadığına dikkat çekmek gerek. Söylenenlere bakılırsa dağlarda “serserilik” edenler vardı, bu yüzden Muha-Estate yolunda yer yer, görevleri yolun güvenliğini gözetmek olan 1. Guri Birliği’nden gözcüler yerleştirilmişti. Bunun dışında bir muhabir olarak yanıma iki Kazak verilmişti ama göründüğü kadarıyla asıl tehlike Kobuletlerden ya da yerel eşkıyalardan ziyade hemen etrafımızdaki ormanlarda yaşayan çok sayıda kurtlardı. Ozurgeti’den iki versta4 sonra yol dağa sarıyordu. Önümde dört bir yandan Guriya Ovası’nı çevreleyen müthiş Guriya-Acara Dağları yükseliyordu. Sağ tarafta gayet düzgün toprak tabyalar göze çarpıyordu ama artık ihtiyaç duyulmadığı için tamamen terk edilmişlerdi. Bundan sonra yol eski ve yeni diye ikiye ayrılıyordu ki bu da bizim istihkâmcıların bir eseriydi.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Tarih
  • Kitap AdıÇürüksu ve Batum Notları
  • Sayfa Sayısı232
  • YazarAleksandr Samoyloviç Frenkel
  • ISBN9786256385856
  • Boyutlar, Kapak15 x 24 cm, Karton Kapak
  • YayıneviVakıfbank Kültür Yayınları / 2023

Yazarın Diğer Kitapları

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur