Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Hayvanlar Üzerine
Hayvanlar Üzerine

Hayvanlar Üzerine

Elias Canetti

Politik, oyunbaz, alet yapan, konuşan, bilen insan tanımlamalarının ortak endişesi, insanı diğer hayvanlardan ayıran özelliği bulmaktır. Uzun yıllarını iktidar ilişkileri ve kitlelerin davranış biçimleri…

Politik, oyunbaz, alet yapan, konuşan, bilen insan tanımlamalarının ortak endişesi, insanı diğer hayvanlardan ayıran özelliği bulmaktır. Uzun yıllarını iktidar ilişkileri ve kitlelerin davranış biçimleri üzerine düşünerek geçiren Nobel ödüllü Elias Canetti için de insanlarla hayvanların ilişkileri ve bunların geçirgenliği daima ilham kaynağı olmuştur.

Peki insanın içindeki hayvan(lar) ve hayvanın içindeki insan(lar)dan bahsetmek bu kadar imkânsız mıdır? Vahşi ve evcil insan, kılık değiştiren hayvan öyküleriyle metamorfoz hikâyelerinin bir araya geldiği Hayvanlar Üzerine’de insan-hayvan, av-avcı, yetişkin-çocuk, efendi-köle gibi tahakküme dayalı ilişkileri tersyüz ederek adeta bir kıyamet sonrası atmosferi yaratan yazar; hayatı boyunca hayvanlara, ama en çok da onların insanlarla arasındaki hiyerarşik ilişkiye dair tuttuğu notlar, aforizmalar, anılar, otobiyografik ögeler taşıyan kısa ancak çarpıcı öykülerle “türcülüğün” kalbine adeta bıçak saplıyor. Canetti, yadırgatıcı ancak şiirsel diliyle insanın içindeki hayvanlara özgü vahşetin peşinde…

İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ
Hayvansız ………………………………………………………… 7
Merhamet Nesneleri …………………………………….. 19
En Genç Hayvan …………………………………………….. 20
Notlar / 1942-1946 ………………………………………… 22
Ritim ………………………………………………………………. 28
Sonsuz Bir Çizgide …………………………………………. 29
Tavşanlar Arasında ……………………………………….. 30
Kan Gövdeyi Götürdü ……………………………………. 30
Notlar / 1949 ………………………………………………….. 31
Kanguru Atalar ………………………………………………. 33
Bizon Dansı ……………………………………………………. 34
Notlar / 1950-1955 …………………………………………. 36
Sırtlanın Kahkahası ………………………………………… 38
Emir, At, Ok ……………………………………………………. 39
Notlar / 1954-1956 …………………………………………. 43
Keseli Ceylan Hissi ………………………………………… 44
Bir Gürcü Masalı …………………………………………….. 47
Notlar / 1958-1960 …………………………………………. 48
Kaplan Postundaki Eşek ………………………………… 49
Notlar / 1961-1962 …………………………………………. 51
Atkaranlığı …………………………………………………….. 53
Notlar / 1964-1968 …………………………………………. 55
Develerle Karşılaşma ……………………………………… 59
Pazar ………………………………………………………………. 67
Eşeğin Hazzı ………………………………………………….. 67
Notlar / 1969-1972 ………………………………………….. 71
Tavuk Kako …………………………………………………….. 74
Kurtlar ……………………………………………………………. 75
Engerekler ………………………………………………………. 76
Fare Kürü ……………………………………………………….. 77
Hayvanların Varışı …………………………………………. 82
Ön-cıvıltı – Son-cıvıltı ……………………………………. 90
Kadın, Köpeğe Dönüşmüştü ………………………….. 94
Dehşet Verici Bir Hayal ………………………………….. 95
Notlar / 1973-1985 …………………………………………. 96
Broch ……………………………………………………………. 106
Werfel …………………………………………………………… 106
Sinek Azabı …………………………………………………… 108
Notlar / 1992-1993 ………………………………………… 113

Çin’de

İnsan kanına susamış hunhar bir kaplan, bir genç kızın derisine ve giysilerine bürünüp insan kılığına girmiş. Ağlar halde bir yolun kenarına geçmiş. Öyle güzelmiş ki, yoldan geçen bir âlim yanına yanaşmış. Kızın kurnazca yalan söylediği âlim, ona acıdığından karılarından biri olarak evine almış. Adam çok cesurmuş ve en çok genç kızın yanında yatmayı seviyormuş. Kaplan bir gece genç kız derisini atmış ve adamın göğsünü parçalayıp açarak kalbini yedikten sonra camdan atlayıp ortadan kaybolmuş. Parlayan deriyi ise yerde bırakmış.

Merhamet Nesneleri 

Öbür dünyadaki selametlerinden kaygılı olan zengin Çinliler; timsah, domuz, kaplumbağa ve başka hayvanların Budist tapınaklarında bakılmaları için büyük meblağlar bağışlamayı âdet edinmişler. Bu tapınaklara hayvanlar için özel göller ya da ağıllar inşa edilirmiş. Keşişlerin, hayvanlara bakmak ve beslemek dışında yapacak bir işleri yokmuş ve göz kulak oldukları timsahlardan birinin başına bir şey gelirse vay hallerineymiş. En şişman domuzu huzurlu, doğal bir ölüm ve yardımsever bağışçıyı bu iyi davranışı sebebiyle bir ödül beklermiş. Keşişlere de hepsinin geçinip gidebileceği kadar para arta kalırmış. İnsan Japonya’da kutsal bir mekânı ziyaret etse, dip dibe küçük kafeslerin içindeki tutsak kuşlarla yolun kenarına oturmuş çocuklar görürmüş.

Bunun için özel olarak yetiştirilmiş hayvanlar, kuşlarla birlikte kanat çırpıp yüksek sesle feryat edermiş. Yolu buraya düşen Budist hacılar kendi saadetleri uğruna hayvanlara merhamet edermiş. Ufak bir bedel karşılığında, çocuklar kafes kapısını açıp kuşları serbest bırakırmış. Hayvanların özgürlüğünün satın alınması orada yaygın bir âdetmiş. Evcil kuşların sahipleri tarafından yeniden kafese sokulmaları, yollarına devam eden hacıların neden umrunda olsunmuş ki? Tutsaklık hayatı sırasında aynı kuş on, yüz, bin defa hacıların merhametinin nesnesi olarak hizmet edermiş. Yontulmamış ve mankafa olan birkaçı hariç, hacılar sırtlarını döndükleri anda kuşların başına ne geleceğini bilirmiş. Ama hayvanların gerçek kaderi umurlarında olmazmış.

En Genç Hayvan 

Yaşam kavgası adını verdiğimiz şeyi, açlık ve sevgi için olduğu kadar, içimizdeki kitleyi öldürmek uğruna da veriyoruz. O kitle, şartlara bağlı olarak o kadar güçlenebiliyor ki, bireyi özgeci ve hatta kendi çıkarına aykırı davranışlara zorlayabiliyor. “İnsanlık”, kavramsal olarak icat edilip sulandırılmadan çok önce de, kitle olarak zaten vardı. Hepimizin içinde çok derinde bir yerlerde, annelerin bile çok daha derininde, kana susamış, vahşi, özsuyu dolup taşan ve kızgın bir hayvan olarak fokur fokur kaynıyordu. Ve o, yaşına rağmen en genç hayvan, dünyanın esas mahluku, hedefi ve geleceğidir. Hakkında hiçbir şey bilmiyoruz; hâlâ sözde bireyler olarak yaşamaktayız. Kitle, bazen gürleyen bir fırtına, içindeki her bir damla yaşayan ve aynı şeyi isteyen, çağlamakta olan yegâne okyanus olarak üstümüze geliyor. Ama kısa sürede dağılıyor; sonra biz yine biz oluyoruz, acınası ve yalnız zavallılar. Bir zaman ne kadar çok ve ne kadar büyük ve ne kadar bir olduğumuzu aklımızda tutamıyoruz. “Hastalık,” diyor aklı çarpılmış birisi; “insanın içindeki canavar” tevazu koyununu orada susturuyor ve onun tahminlerinin gerçeğe ne kadar yaklaştığını kestiremiyor. O sırada içimizdeki kitle yeni bir saldırıya hazırlanıyor. İlk seferde dağılmayacak, belki önce tek bir ülkede ve sonra buradan başlayarak artık ben, sen, o kalmadığı ve artık yalnızca o, yani kitle olduğu için kimse kendisinden şüphe duymayıncaya kadar çevresindekileri yiyip yutacak.

 

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Roman (Yabancı)
  • Kitap AdıHayvanlar Üzerine
  • Sayfa Sayısı116
  • YazarElias Canetti
  • ISBN9789755706580
  • Boyutlar, Kapak13,5*21, Karton Kapak
  • YayıneviSel Yayınları / 2022

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Ölüm Can Düşmanım ~ Elias CanettiÖlüm Can Düşmanım

    Ölüm Can Düşmanım

    Elias Canetti

    Nobel Ödüllü Elias Canetti’nin yaşadığı ağır bir ruhsal sarsıntı neticesinde doğan Ölüm Can Düşmanım, dünyayı değiştirmeyi amaçlayan güçlü bir istenç, bir yaşam projesidir. Canilerde, diktatörlerde,...

  2. Saatin Gizli Yüreği ~ Elias CanettiSaatin Gizli Yüreği

    Saatin Gizli Yüreği

    Elias Canetti

    Elias Canetti İnsanın Taşrası başlığıyla derlenen notlarının ikinci cildi Saatin Gizli Yüreği’nde nehir-roman tarzını benimseyerek, düşünsel deneyimlerle yaşamın gerçekliği arasındaki derin ve sağlam bağlar...

  3. Sinek Azabı ~ Elias CanettiSinek Azabı

    Sinek Azabı

    Elias Canetti

    Edebiyattan sosyolojiye farklı alanlarda çok sayıda eser veren Elias Canetti, bu kez de yalnızlık, ölüm, iktidar ve dil temalarını işlediği Sinek Azabı’yla okur karşısında. On yıllardır...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Kent ve Köpekler ~ Mario Vargas LlosaKent ve Köpekler

    Kent ve Köpekler

    Mario Vargas Llosa

    Dünya, Peru’nun en büyük romancısı, 2010 Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi Mario Vargas Llosa’yı bu romanıyla tanıdı. Yayımlandığında büyük bir skandal yaratıp bir askerî akademide...

  2. Ağır Ölüm ~ Nancy HustonAğır Ölüm

    Ağır Ölüm

    Nancy Huston

    Nancy Huston’dan, çağımızın trajedilerini “Son Akşam Yemeği” tablosu alegorisiyle ortaya koyan bir insanlık komedyası: Ağır Ölüm… Küllenmiş ilişkiler, tazeleyici umutlar, orta yaş buhranı, bireysel...

  3. Kış Ortasında ~ Isabel AllendeKış Ortasında

    Kış Ortasında

    Isabel Allende

    Ölüm aşılması gereken bir eşiktir. Tıpkı doğum gibi…Gizleyecek ya da rol yapacak hiçbir şeyi olmadan kabul edilmeyi istiyordu; karşısındakini ruhunun derinliklerine kadar tanımak ve...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur