Cemil Meriç’in “Disiplin içinde çalışmayı bu kitaptan öğrendim.” diye tarif ettiği “İrade Terbiyesi” ilk yayımlandığı tarihten itibaren pek çok dile çevrilmiş ve tembellik, isteksizlik gibi huylardan kurtulmak isteyenlerin başucu kitabı olmuştur.
Kitapta bilhassa gençlere ve zihnini kullanarak çalışanlara hitap eden Fransız profesör kendi hayatından aktardığı örnekleri ve başka düşünürlerin tespitlerini de kullanarak insanın irade zayıflığıyla nasıl mücadele etmesi gerektiğini anlatıyor.
Prof. Dr. Ali Fuat Başgil Gençlerle Başbaşa kitabında şöyle demektedir: “Mösyö Girard bize bir kitap tavsiye etti ve mutlaka okumamızı söyledi. Bu, Aix-Marseille Üniversitesi rektörü Jules Payot’un “İrade Terbiyesi” adlı kitabı idi. Ertesi gün şehre inerek kitabı aldım. İhtiyar bir meşenin dibine oturarak İrade Terbiyesi’ni okumaya koyuldum. Okudukça içimde tahassür ve nedametle karışık müphem bir acı duymaya başladım. Kendi kendime, ah bu kitap on sekiz yirmi yaşlarımdayken elime geçmeliydi diyor ve geciktiğim için üzülüyordum.”
***
Birinci Bölüm
Mücadele Edilecek Düşman: İsteksizlik
İmparator Caligula Romalıların kafalarını tek hamlede koparabilmek için bir tane başlarının olmasını isterdi. Düşmanlarımızla baş edebilmek için buna benzer bir arzuya kapılmamız faydasızdır. Ancak yine de tüm başarısızlıklarımızın neredeyse tek sebebi vardır. O da irade zayıflığı. Çaba göstermekten ve özellikle süreklilik gerektiren bir çabadan korkarız. Rahata düşkünlüğümüz, tembelliğimiz gibi insani huylar tıpkı yer çekimi kanunu gibi doğaldır.
Gerçek şu ki kararlı bir iradenin karşısında ancak devamlı bir güç durabilir. Tutkularımız ise doğası gereği geçicidir; ne kadar şiddetli olursa bir o kadar kısa sürer. Takıntı haline gelen ihtiraslar haricinde tutkuların sık oluşu düzenli bir çabanın yerini tutabilecekleri anlamına gelmez.
Ancak hantallık, rehavet, tembellik veya aymazlık diye adlandırılan huylarımız süreklilik arz eder. Bu huylarımıza karşı yapılacak düzensiz mücadele, mücadeleyi tekrar etmekten başka bir şeye yaramaz, sonunda başarılı da olunmaz.
İşin gerçeği, insanoğlu tarafından düzenli ve uzun süreli çaba sadece zorlamayla ve ihtiyaç halinde ortaya çıkar. Büyük seyyahlar ilkel toplumların çalışmaya yeterince istekli olmadıkları için geri kaldıkları hususunda hemfikirdir. Bilindik örnekleri o kadar uzaklarda aramaya gerek yok. Aynı durumu düzenli çalışmaya zorlanan bir çocuğun isteksizliğinde de görmüyor muyuz? Akranlarından daha fazla çalışmak isteyen bir köylü veya işçi bulmak ne kadar zordur!
Spencer gibi siz de günlük hayatta kullandığınız eşyaları bir gözden geçiriniz. Aklımızı biraz kullanarak onları işlevlerinden daha kullanışlı hâle getirmek mümkündür. Yazarın söylediği gibi “birçok insan aklını en az şekilde kullanarak hayattan gelip geçer”. Öğrencilik hayatımızı bir hatırlayalım, arkadaşlarınız arasından kaç tane çalışkan öğrenci sayabilirsiniz? Neredeyse bütün öğrenciler asgari çabayla sınavlardan geçmek istemezler mi? Ortaokuldan itibaren özgün yorum yapmak öğrencilere ne kadar da zor gelir. Tüm dünyada öğrenciler az bir çabayla basit ezberler sayesinde sınavlarından geçebilirler.
Öğrencilerin hedefleri de çok yüksek değildir zaten. Maneuvrier’in ifade ettiği gibi “onların aradığı iş itibarlı olması gerekmeyen, sabit maaşlı, istikbali de olmayan, üzerinde yaşlanacağı bir devlet dairesi koltuğudur. Tıpkı bir saat misali aynı hareketlerin tekrar edildiği, yeteneklerinin yavaş yavaş köreldiği bir iş olsun; yeter ki beynini yormasın, çok zorlanması gerekmesin. İşini garantiye alma içgüdüsü kişiyi yaşamaktan ve harekete geçmekten alıkoyar.” Özellikle memurları suçlamamak gerek. Belki terfi almak hariç, bir meslek veya kariyer insanın kişiliğini, şevkini ve enerjisini korumak için yeterli gelmez.
“İrade Terbiyesi” için 6 yanıt
Bir cevap yazın
Bu kitabı en uygun fiyata D&R'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kitap Adıİrade Terbiyesi
- Sayfa Sayısı200
- YazarJules Payot
- ÇevirmenHakan Alp
- ISBN9786056841705
- Boyutlar, Kapak13,5×19,5 cm, Karton Kapak
- YayıneviEdiz Yayınları / 2018
Birçok insanın yaşam pratiğinden elde ettiği bilgiyi akademikdille anlaşılır biçimde yazmış.Burada ki en önemli sorun bilgiyi gündelik hayata nasıl uygulayabileceğimiz.Bilmek ayrı,bildiğimzi yapabilmek ise başlı başına ayrı bir mesele..
Tek kelimeyle mümemmel
Günümüzün ve geleceğin bir hastaliğidır iradesizlik; gelecekte buna çare bulmaya çalışan insanın çoğalacağı gibi doktorları çoğalacaktır.günümüzde fazla modern yaşamla meşgul olmamak gerek biraz da ilkel yaşamın mucitliğini yaşamak lazim. yazmak kadar okumakta ilkel bir eylemdir, hadi okumaya o zaman
İğrenç ve çok sıkıcı anlıyacak ve anlatılacak yönü yok iğrenç bir kitap
Hadi ordan…
İradeyi kendi radenle dışlarsan olacağı bu