Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Ücret Patriyarkası – Marx, Toplumsal Cinsiyet ve Feminizm Notları
Ücret Patriyarkası – Marx, Toplumsal Cinsiyet ve Feminizm Notları

Ücret Patriyarkası – Marx, Toplumsal Cinsiyet ve Feminizm Notları

Silvia Federici

Ev içindeki kadının görünmez emeğinin sömürüsüne dikkat çekerek mevcut ücret sistemindeki gelir paylaşımının adaletsizliğini görünür kılan ve Marksist teorinin feminist bir perspektifi içselleştirmek zorunda…

Ev içindeki kadının görünmez emeğinin sömürüsüne dikkat çekerek mevcut ücret sistemindeki gelir paylaşımının adaletsizliğini görünür kılan ve Marksist teorinin feminist bir perspektifi içselleştirmek zorunda olduğunun farkına varılması açısından da önemli bir eşik olan uluslararası “Ev İşi İçin Ücret” hareketinin kurucularından Silvia Federici, Marx’ın başlıca metinlerinde öne çıkan ve basitçe ihmalle veyahut eril bakışın getirdiği gafletle açıklanması imkânsız yapısal boşluklara ilişkin teorik saptamalarını Ücret Patriyarkası: Marx, Toplumsal Cinsiyet ve Feminizm Notları’nda geliştiriyor.

Federici, 1970’li yıllarda kapitalist ekonominin yeniden canlanmasının ve dolayısıyla da güçlenen toplumsal muhalefetin sönümlenmesinin altında cinsiyetçi bir işbölümünün sağladığı yalıtılmışlık içinde kadınların mahkûm edildiği bir ücretsiz emek rejiminin ya da kendi tabiriyle ücret patriyarkasının yattığına dair eleştirel yaklaşımını koruyarak, fabrikaya hasredilen “üretken emek” karşısında yeniden üretici emeğin hem tali hem de tabi kılınması ama asıl önemlisi bu yönden bakıldığında potansiyel “devrimci özneler” olarak kadınların yok sayılması handikapının güncelliğini vurguluyor.

İçindekiler
Giriş………………………………………………………………………………………………………………………………..7
1. Mutfaktan Karşı Planlama ………………………………………………………………………………………15
Bize “Gelişme” Sunuyorlar……………………………………………………………………………………….16
Yeni Bir Mücadele Zemini…………………………………………………………………………………………17
Saklı Emek…………………………………………………………………………………………………………………19
Bir Düzen Bağı Olarak Ücretsizliğimiz……………………………………………………………………..23
Ailenin Yüceltilmesi………………………………………………………………………………………………….24
Farklı Emek Piyasaları ………………………………………………………………………………………………26
Ücret Talepleri…………………………………………………………………………………………………………..28
Sermayeye Ödetmek …………………………………………………………………………………………………29
2. Sermaye ve Sol …………………………………………………………………………………………………………33
Yine Aynı Terane ………………………………………………………………………………………………………33
Çin Modeli ………………………………………………………………………………………………………………..35
3. Marx’ın Kapital’inde Toplumsal Cinsiyet ve Yeniden Üretim………………………………41
Endüstriyel Üretim Bölümünde Toplumsal Cinsiyet ve Marx …………………………………44
“Toplumsal Cinsiyet” ve İşgücünün Yeniden Üretimi……………………………………………..46
O Halde Marx Neden Böyle Sessiz?………………………………………………………………………….49
O Halde Marx Yine Neden Böyle Sessiz?………………………………………………………………….51
Marx’ta İş/Çalışma Kavramı…………………………………………………………………………………….52
4. Marx, Feminizm ve Müştereklerin İnşası……………………………………………………………….61
Giriş …………………………………………………………………………………………………………………………..61
Ancak İki Husus Var ki Kesindir………………………………………………………………………………63
Toplumsal Yeniden Üretim Açısından Bakmak ve Feminizm………………………………….64
Makineler, Modern Sanayi ve Yeniden Üretim…………………………………………………………73
Kapitalizmin İlerlemeciliği Miti Üzerine…………………………………………………………………..79
Komünizmden Müştereklere, Feminist Bir Perspektif ……………………………………………..83
5. Devrim Evde Başlar: Marx’ı, Yeniden Üretimi
ve Sınıf Mücadelesini Yeniden Düşünmek ……………………………………………………………87
Giriş …………………………………………………………………………………………………………………………..87
Marx’ın Toplumsal Yeniden Üretime ve Emek Gücünün
Yeniden Üretimine Dair Düşünceleri………………………………………………………………………..90
Çalışma Düzeneğinden Ücretli Emeğe ve “Üretim”e……………………………………………….94
Birinci Uluslararası İşçiler Birliği’nde Toplumsal Cinsiyet,
Emek ve Aile Ücreti…………………………………………………………………………………………………100
Sonuç……………………………………………………………………………………………………………………….103
6. 19. Yüzyıl İngilteresi’nde Ev İçi Emeğin İnşası ve Ücret Patriyarkası………………….109
7. ABD ve Britanya’da Seks İşçiliğinin Kökenleri ve Gelişimi……………………………….121
Seks İşçiliğine Karşı Mücadele ………………………………………………………………………………..128
Freud ve Seks İşçiliği Reformu………………………………………………………………………………..132
Kadınlar İçin Bu Ne Anlama Geliyor? …………………………………………………………………….136
Kaynakça …………………………………………………………………………………………………………………….139

Giriş

Marx’ın Kapital’inin 150. yıldönümü kutlamaları, hayatını onun eserlerini araştırmaya adamış akademisyenlerin yanı sıra, görünen o ki uzatmalı bir kapitalist kriz nedeniyle Marx’a meyleden genç aktivistleri de bir araya getirerek Marx’ın siyaset kuramının kalıcı gücünü göstermiştir. 2008 yılında dünya finans sisteminin çökmenin eşiğine gelmesi, düşen büyüme hızı ve kimilerinin 1929’daki Büyük Buhran’dan daha çetin geçeceğini tahmin ettiği Covid salgınının ekonomik sonuçları hakkındaki karamsar öngörüler bu uzatmalı krizin işaretleriydi.

Feministler arasında da Marx’a yönelik ilgi canlanmıştır; bunun nedeni kısmen toplumsal yeniden üretim krizinin yoğunlaşması, kısmen de geçmişteki postmodern eğilimlere duyulan tepkidir; söz konusu eğilimler geniş kapsamlı toplumsal teorileri reddederek ve kültürel çeşitliliğe vurgu yaparak biz feministlerin kapitalist ilişkilere yönelik bir eleştiri geliştirme becerisini kısıtlamıştır.

Feminizmin Marx’a geri dönüşü bize şunu gösteriyor ki, Marx’ın metodolojisi ve kapitalizm eleştirisi, kadınların kapitalist toplumda sömürülmesine dair bir tahlilin zorunlu temeli olmaya devam etmektedir. Gerçekten de, Marx’ın devrinden bu yana kapitalizmin geçirdiği değişimlerden sonra dahi, güncel toplumsal gerçekliği Kapital veya Grundrisse’ye dönmeden düşünmek güçtür. Marx bize bir bütün olarak kapitalist sistem üzerine düşünebilmek ve sistemin yeniden üretimini harekete geçiren mantığı kavrayabilmek için olmazsa olmaz bir lisan ve kategoriler sunuyor.

Örneğin, feministler Marx’ın emek gücünün yeniden üretimine ilişkin tahlilini sahiplenmiş ve onu Marx’ta bulunmayan, ne var ki hem sermayenin emek fazlası elde etmesi hem de sınıf mücadelesinin yeniden üretimi için büyük önem taşıyan yeniden üretim faaliyetlerini de içerecek şekilde genişletmişlerdir.

Bununla birlikte, feminist bir perspektif, Marx’ın politik kuramının sınırlarına da en az sömürgecilik karşıtı ve ırkçılık karşıtı eleştirilerine olduğu kadar işaret eder. Bu kuramın dışlayıcı bir iş ve devrimci özne kavramına dayandığını, kapitalist birikim sürecinde ev içi emeğin stratejik önemini gözardı ettiğini ve toplumsal cinsiyet temelli farkları, bedenden soyutlanmış bir emek tasavvuru içinde dümdüz ettiğini gösterir.

Bu bağlamda, elinizdeki kitabın iki gayesi vardır. Bir taraftan, bunların Marx’ın eserlerinde önemsiz sayılabilecek ihmaller olmadığını göstermeye çalışacaktır. Marx sınıf mücadelesinin merkezi alanları olarak kapitalist üretim ve ücretli emeğe öncelik verip de yaşamımızın yeniden üretildiği en önemli faaliyetlerin bazılarını görmezden gelerek bize kapitalist sistemle ilgili ancak kısmi bir bakış sunmuş, sistemin proletarya kesimlerini gerek cinsiyetçi gerekse de ırkçı politikaların araçları olarak seferber etme kapasitesini ve esnekliğini azımsamıştır. Hele ki kuramında yeniden üretici emeğe yer vermemesi, Marx’ın kadınların karşılığı ödenmemiş ev içi emeğini temel alan yeni bir proletarya ailesinin oluşumu gibi kapitalist strateji çerçevesindeki can alıcı gelişmeleri öngörme kabiliyetini sekteye uğratmıştır. Kadınların karşılığı ödenmemiş ev içi emeği, ücretlerdeki hatırı sayılır artışla birlikte 20. yüzyıl başında gayri resmi bir yeni cinsiyet sözleşmesinin, çiçeği burnunda bir patriyarkal düzenin temeli haline gelmiştir. Ücret patriyarkası diye tanımladığım bu düzen erkek işgücünün önemli bir kesimini edilgen hale getirmiştir. Gerçek şu ki, erkeklerin işyerinde kaybettikleri gücü ev cephesinde –kadınlar pahasına– geri kazanabilmeleri nedeniyle pek çok sınıf çatışması sönmüştür.

Öte yandan, kitap Marx’ın tahlilinin, eşitsizlikleri ve her türlü sömürü biçimini ortadan kaldırmak konusunda kararlı bir duruş sergilediği söylenebilecek feminist bir anti-kapitalist kuram ve siyasi stratejiyle bağdaşmayan yönlerini saptamaya çalışıyor. Bu amaç doğrultusunda da, feminist çalışmaların ve Marx eleştirilerinin merkezinde yer alan birtakım meselelere rücu ediyor. Birincisi, kapitalist birikim aracı ve işçiler ile sermaye arasındaki çatışma alanı olarak “iş” meselesidir. Marx’ın ve takipçilerinin işi yalnızca ya da öncelikle sanayi işi ve ücretli emek olarak tasavvur etmelerine olanak tanıyan neydi? “Devrim Evde Başlar”1 bölümünde, 19. yüzyıl Avrupası’nda ücretli emeğin kurumsal düzeyde tanınmış yegâne çalışma biçimi haline geldiği sürecin tarihsel bir yeniden inşasına kısaca değiniyorum. Gelgelelim, kitap boyunca ileri sürülen ana argüman şudur: İşi neyin teşkil ettiğini tanımlamada feminist bir perspektif fevkalade önemlidir, zira kapitalizmin ücretsiz emeğe ne ölçüde dayandığını, kadınların bedenleri ve yaşamlarını her veçhesiyle birer üretim gücüne nasıl dönüştürdüğünü ve kapitalist toplumdaki büyük çalışma alanlarının mekanikleşmeye nasıl indirgenemeyeceğini gösterir. Sonuncusu, Marx’ın sanayileşmenin zorunlu emeği kesin bir şekilde azaltıp daha yüce uğraşlara zaman ayırabilmemizi sağlayacağı inancına bir itirazdır.

Kitaptaki ikinci ana mesele, cinsiyet ve ırk ayrımından başlayarak kapitalizmin dünya proletaryası dahilinde oluşturduğu ayrılıklardır. Marx, yazılarında ve Birinci Enternasyonal’in sekreteri sıfatıyla yaptığı müdahalelerde hem patriyarkal ilişkileri hem de ırkçılığı kınamış olsa da eserlerinde kapitalizmin tarihi boyunca özellikle “ırk” ve “toplumsal cinsiyet” temelinde inşa ettiği emek hiyerarşilerine ve bu hiyerarşilerin sonuçlarına dair, gerek kapitalizmin gelişiminin gerekse sınıf dayanışmasının geçtiği yolları anlamayı sağlayacak ciddi bir tahlile rastlamayız. Feminist perspektif burada da elzemdir. Bize şunu gösterir: Irkçılık ve yaş ayrımcılığı gibi cinsiyetçilik de kapitalizmin gelişiminin yapısal bir unsurudur, sahici bir toplumsal dönüşümün önünde duran maddi bir kuvvettir ve kadınların fabrikalara girip erkeklerle yan yana çalışmasıyla (Marx ve Engels’in inandığının aksine) ortadan kaldırılamaz.

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Feminizm Siyaset
  • Kitap AdıÜcret Patriyarkası - Marx, Toplumsal Cinsiyet ve Feminizm Notları
  • Sayfa Sayısı152
  • YazarSilvia Federici
  • ISBN9786257370875
  • Boyutlar, Kapak13.5x21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviSel Yayınları / 2022

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Caliban ve Cadı ~ Silvia FedericiCaliban ve Cadı

    Caliban ve Cadı

    Silvia Federici

    Tarihe ‘Cadı Avı Çağı’ olarak geçen karanlık dönem, genellikle filmlere ve romanlara konu olmuş, popüler kültürün bir parçası hâline gelmiş Salem cadılık davaları aracılığıyla...

  2. Dünyayı Yeniden Efsunlamak: Müşterekler Siyaseti ve Feminizm ~ Silvia FedericiDünyayı Yeniden Efsunlamak: Müşterekler Siyaseti ve Feminizm

    Dünyayı Yeniden Efsunlamak: Müşterekler Siyaseti ve Feminizm

    Silvia Federici

    Silvia Federici, Marx’ın tanımladığı şekliyle ilksel birikimin, köylüleri ücrete tabi ve disipline edilmiş bir proletarya ordusuna dönüştüren arazi gaspının, kapitalizmin başlangıçtaki değil süreğen bir...

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur