’Yeni bir devlet, yeni bir ulus ve yeni bir insan inşa etme çabasının zirvede olduğu dönemlerdi.Doğu’ya özgü ne varsa silinmeli, insanlar sadece Batı değerlerine uygun şeyler giymeli, Batılı standartlarda okumalı ve müzik dinlemeliydi.Belki de söz konusu değişimin en önemli göstergesi, müzikti.Bu kapsamda planlamalar yapılmıştı, ülkenin yeni bachlar, Beethovenlar ve Mozartlar çıkarması bekleniyordu.Ama olaylar çok farklı gelişmişti.Neye niyet, neye kısmet işte…’’
‘’Arabesk, bir dönem itilen, hor görülen, ezilen ve boğulmaya çalışılan bir kitlenin hassasiyetini yüksek perdeden dışa vurulmasıdır.Bu müzik ; ritmini, tınısını bu coğrafyadan almakla beraber insanımızın günlük hayattaki sevdalarını, isyanlarını, hüzünlerini, ümitlerini…konu edinen bir özelliğe sahiptir.Bir yönüyle bir isyan dalgasıdır.’’
İçindekiler
Giriş: Bir isyanın hikayesi arabesk
Giriş: Bir isyanın hikayesi arabesk
Bir zamanlar Unkapanı Plakçılar Çarşısı
İlk arabesk mekanlar: Stüdyolar ve gazinolar
Bir teselli ver
İkimiz bir fidanız
Ortadoğu’da arabesk etkileşimler
Garipleri Sesi: Ümmü Gülsüm
Sen benim ömrümsün
Aşıkların Sesi: Feyruz
Bir zamanlar arabesk
Bir zamanlar arabesk
Sevemedim karagözlüm
Sev dedi gözlerim
Arapsaçı
Artık sevmeyeceğim/intizar
Yağmurun sesine bak
Dert bende
Üç babalar
Bir isyancının anatomisi
Merak etme sen
Bir Müslüm Gürses hikayesi
Birkaç garip söz işçisi
Mutlu ol yeter
Unutamadım
Ya evde yoksa
Bu şehirde yaşanmaz
Bir kadın tanıdım
Dil yarası
Seni gidi falcı
Arabeskin kıyısındakiler
Uçurumun kenarı
Biter mi sandın?
Canıma kastım var
Tek başına bir dev: İbrahim Tatlıses
Allah Allah
Ortadoğu’ya barış İbrahim Tatlıses’le gelecek
Arabeskin atardamarları: Ali Tekintüre ve Burhan Bayar
Ali Tekintüre, 63 yaşında
Burhan Bayar, 59 yaşında
Dört kadın ve dört şarkı
Taht kurmuşsun kalbime
Acıların kadını
Bir ateşe attın beni
Kim bilir
Söze ses verenler
Sev yeter
Gitme
Neden saçların beyazlamış arkadaş?
Hatıran yeter
Esrarlı gözler
Arabesk zamanlar
Eskimeyen dost
Aşkımı süpürmüşler
Kahır mektubu
Baharı bekleyen kumrular gibi
Arabesk Yaşamlar
Ne söylesem boşa Leylam!
Herkesin bir Zahide’si var
Dilek taşı
Seni sevmeyen ölsün
Dilenci
Taverna Arabesk
Taverna arabeskin hikayesi
Seni unutmaya ömrüm yeter mi?
Unutulan
Zile basıp kaçanlar
Biricik
Ayşe Mine
Huri Sapan
Vahdet Vural
Gökhan Güney
Yıldız Tercan
Arabesk küçükleri…
1980’lerin küçükleri: Küçük Emrah ve Küçük Ceylan
1990’ların küçükleri: Küçük İbo ve Küçük Onur
Elveda arabesk
Elveda arabesk, elveda Müslüm Gürses
Son umut: Azer Bülbül
Son kale: Hakan Taşıyan
Prestijli bir adam: Mahsun Kırmızıgül
Şarkıları tütreten kadın: Güllü
Son söz: Sahi, neydi bu arabesk meselesi?
Hangimiz sevmedik?
Delikanlı bir ablaaa: Yıldız Tilbe
Sahi, neydi bu arabesk meselesi?
Bir isyanın hikayesi: Arabesk
Yeni bir devlet, yeni bir ulus ve yeni bir insan inşa etme çabasının zirvede olduğu dönemlerdi. Doğu’ya özgü ne varsa silinmeli, insanlar sadece batı değerlerine uygun şeyler giymeli, Batılı standartlarda okumalı ve müzik dinlemeliydi. Belki de söz konusu değişimin en önemli göstergesi, müzikti. Bu kapsamda planlamalar yapılmıştı, ülkenin yeni Bachlar, Beethovenlar ve Mozartlar çıkarması bekleniyordu. Ama olaylar çok farklı gelişmişti. Neye niyet, neye kısmet işte…
1930’lar yeni bir insan tipolojisinin ortaya çıkarılma kaygısının en yoğun olduğu dönemdi. Buna ruhunu veren ise batı değerleri ve kültürüydü. Doğu’ya, özellikle Araplara inanılmaz bir antipati vardı. Bu yüzden, Arap kültürüne dair ne varsa ülkeye girişi yasaklanmalı veya en azından sınırlandırılmalıydı. Ama öyle olmuyordu işte. Kapıdan kovulan Arap kültürü bacadan giriyordu bir şekilde.
Arap kültürünün ilk etkisi, sinema üzerinden ülkeye giriş yapmıştı bile; Türk sineması olgusunun henüz gelişmediği bir dönem olduğundan filmlerin önemli bir kısmı ithal ediliyordu. Söz konusu filmlerin tamamımın batı yapımı olmasına gayret ediliyordu ama dönemin koşulları bunu elverişsiz kılıyordu; zira bu filmler Mısır üzerinden Türkiye’ye getirilmek zorundaydı. Elbette, bu durumun yan etkileri olmuyor değildi. Gelen filmler arasında, başrollerinde Ümmü Gülsüm ve Muhammed Abdulvahap gibi şarkıcıların başrollerini oynadığı…
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Deneme
- Kitap AdıBelki de Dilimden Bu Şarkı Düşmez
- Sayfa Sayısı240
- YazarMuhammed Berdibek
- ISBN9759969165
- Boyutlar, Kapak, Karton Kapak
- YayıneviProfil Yayıncılık / 2017
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Yazının Epik Resmi Çekildiği Sırada / Otel Gören Defterler 2 ~ Nuri Pakdil
Yazının Epik Resmi Çekildiği Sırada / Otel Gören Defterler 2
Nuri Pakdil
Nuri Pakdil, hayatına dâir bir yazı sayesinde ismini öğrendiğim ve okuma fırsatı bulduğum bir yazar. Hayatının ilginç ayrıntıları, yazarın duruşuna, yazmasını sağlayan şeylere dâir...
- Bilge Kedi ~ Ümran Kırcı Şınığ
Bilge Kedi
Ümran Kırcı Şınığ
Bir insanın gerçek manada reddedilmeyi anlaması için öncelikle bir kedi tarafından görmezden gelinmesi gerekir. (Anonim) Kimliği yok ki çıkarıp size yaşını göstersin. Gözlerinin biraz daha az görmesinden, dünya üzerinde geçirdiği on yıla yakın süreden, elbette tüylerinin parlaklığını
- Kapıyı Anahtarla Açmak ~ Hıncal Uluç
Kapıyı Anahtarla Açmak
Hıncal Uluç
Kapıyı Anahtarla Açmak Hıncal Uluç’un Sabah Gazetesi’ndeki ses getirmiş yazılarından oluşuyor. Hepinizin bildiği gibi mutluluk, sevgi, aşk konularına şaşırtıcı düşünceler geliştiriyor. Bu kitapta onun...