Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Devekuşuna Mektuplar – 1  / Önce İnsan
Devekuşuna Mektuplar – 1  / Önce İnsan

Devekuşuna Mektuplar – 1 / Önce İnsan

Haldun Taner

Haldun Taner’in ilk düzyazı kitabı “Önce İnsan”, 1957-1960 yılları arasında Tercüman gazetesinde Devekuşuna Mektuplar başlığı altında yayımlanmış yazılardan oluşuyor. 1960’ta “Devekuşuna Mektuplar” adıyla çıkan…

Haldun Taner’in ilk düzyazı kitabı “Önce İnsan”, 1957-1960 yılları arasında Tercüman gazetesinde Devekuşuna Mektuplar başlığı altında yayımlanmış yazılardan oluşuyor. 1960’ta “Devekuşuna Mektuplar” adıyla çıkan kitaba “Önce İnsan” adı sonraki baskılarda eklenmiştir.

Taner kitabın ilk baskısına yazdığı önsözde “Bu satırların yazarı, Türkiye’de her devirde, her iktidara karşı tarafsız bir aydınlar denetlemesinden yana oldu… Uzun yüzyıllar kültür, düşünce özgürlüğü, eleştirme ve demokrasi geleneğinden yoksun kalmış geri toplumlarda, başıboş bırakılmış iktidar hevesinin ve dar parti tekelciliğinin insanları ne zorbalıklara, ulusu ne çıkmazlara götürebileceğini tarih bize bir kereden fazla gösterdi.” diyor.

*

Vatandaşa Sahip Çıkmak

Aramızda dürüst insanlar, namuslu vatandaşlar herhalde hayli azalmış olmalı ki, herhangi bir toplumda en olağan bir insanlık, vatandaşlık borcu sayılan şeyleri olağanüstü bir büyüklük ve kahramanlık örneği sayar olmaya başladık.

Yerde bulduğu altmış bin lirayı polise teslim eden memurun namusu karşısında küçük dilimizi yutacak oluyor, arkadaşı namına aldığı bilete vuran büyük ikramiyeyi tek kuruşuna dokunmadan sahibine yollayan teğmeni hayranlıkla alkışlıyor, kendi ihtisas alanına düşen bir hükümet icraatı karşısında kanaatini açıklayan bir profesörün otomobilini havalara kaldırıyoruz. Bu gidişle, pek yakında rüşvet almayan, zina yapmayan, yere tükürmeyen, dükkânının önünü temiz tutan vatandaşlara madalya takarsak şaşmayalım. Batı toplumunda para bulup iade eden herhangi bir kimsenin iri manşetlerle gazete sütununa geçtiği henüz vaki değildir. Oysaki orada da helal süt emmiş insanlar pek çoktur. Ve belli bir şey ki orada da bir sürü paralar bulunup polise, sahibine iade edilmektedir.

Hele kanaatini açıklayan bir ilim adamının medeni cesaret kahramanı sayılması orada görülmüş, işitilmiş şey değildir.

Müsaadenizle iki örnek vereyim:
Fransa’yı, hatta müttefikleri, ilk Cihan Savaşında galip çıkartan ihtiyar kaplan Clemenceau zaferden sonra cumhurreisliğine adaylığını koymuştu. Ama son derece minnettar olması gereken Fransa parlamentosu çoktan hak ettiği bu mevkie onu değil de tutup silikliğinden başka bir meziyeti olmayan Paul Deschanel’i seçti.

İkinci Cihan Savaşında İngiltere’yi uçurumun kenarından zaferin doruğuna çıkaran Churchill’in zekâsı, inancı ve iradesi olmamış mı idi? Ona minnettar olması gereken İngilizler, savaş ertesi ilk seçimde aynı Churchill’i düşürüp iktidarı İşçi Partisi’ne verdiler.

Fransızlar kendilerini Clemenceau’ya, İngilizler de Churchill’e borçlu saymıyorlardı. Onlarca bu iki büyük devlet adamı, tıpkı kendilerine verilen işi dürüstçe yapmış milyonlarca vatandaşları gibi, tarihin kritik bir anında aldıkları sorumlu ödevi başarı ile yapmış birer insandılar. O kadar!..

Bütün bu vatandaşlar, o toplumlarda, göklere çıkarılmaz, onlara mersiyeler yazılmaz, heykelleri dikilmez.
Ne var ki, böylece o milletin kıymetli bir vatandaşı olmak hakkını kazanmak da insana geçici mersiyeler toplamaktan daha sağlam bir garanti temin eder. Nitekim onlara karşı yapılacak en küçük bir haksızlık, nankörlük karşısında sade bir iki cesur taraftarı değil, bir iki tiraj meraklısı gazete de değil, bütün bir millet, onlara sahip çıkar, kol kanat gerer, kıllarına dahi dokundurmaz.

Nitekim, İşçi Partisi’nin Maliye Nazırı Sör Stafford Cripps bir Meclis tartışması sırasında aynı Churchill’e “Korkak” diyecek olunca bütün parlamentoyu, başta kendi partisi üyeleri olduğu halde, bir kaya gibi dimdik karşısına dikilmiş buldu. Milletin vekilleri particiliği filan unutmuş, saygısızca “Sözünü geri al” diye bağırıyorlardı.

Dürüst adamın, vazifesini yapan, açık fikrini vazife hissi ile ortaya atan adamın milletten bekleyeceği belki biricik ama en büyük mükâfat da işte budur, bu olmalıdır.

Bu konuda biz de milletçe bir nefis muhasebesi yapacak olsak acaba kendimize kaç numara atardık dersiniz?

Şubat 1957

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Kategori(ler) Deneme
  • Kitap AdıDevekuşuna Mektuplar – 1 / Önce İnsan
  • Sayfa Sayısı160
  • YazarHaldun Taner
  • ISBN9789750838422
  • Boyutlar, Kapak13.5 x 21 cm, Karton Kapak
  • YayıneviYapı Kredi Yayınları / 2023

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Ayışığında Şamata ~ Haldun TanerAyışığında Şamata

    Ayışığında Şamata

    Haldun Taner

    Ayışığında “Çalışkur” adlı öyküsünden Haldun Taner’in oyunlaştırdığı ve ilk kez 1977’de sahnelenen Ayışığında Şamata, yazarın deyişiyle, “yazarın koşullanmaları ile seyircinin bambaşka koşullanmaları arasındaki zıtlığı...

  2. Sersem Kocanın Kurnaz Karısı ~ Haldun TanerSersem Kocanın Kurnaz Karısı

    Sersem Kocanın Kurnaz Karısı

    Haldun Taner

    “Haldun Taner’in en usta yapıtlarından biri olan “Sersem Kocanın Kurnaz Karısı”, Molière’in birçok piyesini Türkçeye adapte etmiş devlet adamı Ahmet Vefik Paşa üzerinedir. Paşa,...

  3. Koyma Akıl, Oyma Akıl ~ Haldun TanerKoyma Akıl, Oyma Akıl

    Koyma Akıl, Oyma Akıl

    Haldun Taner

    Elinizdeki kitabı okurken 1971-1985 yıllarının gazete yazıları olduğunu unutabilirsiniz. Bunun bir nedeni Haldun Taner’in bu ülkeyi avucunun içi gibi bilen güçlü bir yazar olması...

Men-e-men Birazoku

Aynı Kategoriden

  1. Ölülerle Uzlaşmak ~ Margaret AtwoodÖlülerle Uzlaşmak

    Ölülerle Uzlaşmak

    Margaret Atwood

    Yazar kimdir, ne için yazar, kimin için yazar, onun Sevgili Okur’u kimdir? Yazı ölümlülüğün panzehri midir? Yazmak ile yazar olmak aynı şey midir? Aynı...

  2. Yedi Gece ~ Jorge Luis BorgesYedi Gece

    Yedi Gece

    Jorge Luis Borges

    Neden doğrudan metinleri incelemiyorsunuz? Eğer metinler hoşunuza giderlerse ne âlâ; eğer hoşunuza gitmezlerse onları hemen bırakın, zira zoraki okuma kadar saçma bir eylem olamaz,...

  3. Kristal Denizaltı ~ Ahmet AltanKristal Denizaltı

    Kristal Denizaltı

    Ahmet Altan

    Bazen en büyük öfkeyi en çok sevdiklerimize duyarız. Bazen en yakınlarımız en çok acıtır canımızı. Bazen en tutkulu aşkla bağlı olduğumuzdan en vahşi intikamı...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur