
Kendime bir sebep arıyorum şimdi. Bir kaç yalan şimdilik. Beni saatlik avutacak bahaneler üretiyorum beynimin en ücra köşelerinde. Ben senin çoklarına sustum biraz da. Çokların benim azlarımın azlığıymış meğerse. Bu yüzdendi çok seviyorum demeyişim. Kızma sevgilim. Sen de göremediklerimi göstermek için kaldırmışsın gözümdeki bu perdeyi. Körebe olan benmişim ve aşk da tek kişilikmiş. Şimdi anladım bunca insanın neden yalnız öldüğünü. Ve katillerin hep salıverilişini.
Burada hiçbir ışık aydınlatmıyor sokakları. Karanlığım işte. İlk virajdan dönüşün aldı şimdi her gece gözümün önündeki yüzünü. Çok sevince hal değiştiriyormuş insan. Daha ilk durakta inmeyi seçişine hayret ediyorum. Biliyorum ki; bensiz bir gecenin içinde, tüm kadehlerini bana kaldırıyorsun ayrılığın. Hadi, bir iyilik yap ve dudaklarındaki kahkahalarda öldür beni.
***
Kapısından sensiz girdiğim bir gece daha.
Uykularımı bölen sessiz çığlıkların,
Uzak bir kent kaldırımına yaslıyorum bu yorgun bedenimi
Yokluğunun ayazında
Kendi intiharlarıma bir yenisi daha ekleniyor
İçime seni iliştirirken
Bir martı kanadındaki çocukluğumdan vazgeçtim ben
Şimdi kaybettiğim çocukluğumun ağır kurşunlarına vuruluyorum
Ve acıtmıyor yine de canımı senin kadar hiçbir şey.
Seni sevdiğimi söylemektendir dudaklarımdaki bu nasırlar.
Beni yokluğunun zamansızlığından bırak içine
Uzaklığının koynunda,
Tenime kazıdığım gün sayma nöbetlerim,
Takvim tutmaz özlemlerinle en büyük savaşım.
Özlemekten kimse ölmüyor buralarda.
Bu ölümler kimden kalma,
Ve neden ikinci el bir yalnızlık bana bahşedilen
Kime açarsın yüreğinin görünmez kapılarını
Bilmez misin,
Ne zor geceler atlattım ben yokluğunda.
Kırık ezgilerin yüreğime acı gibi geldiği
Bir mevsime gebe bırakıldı bütün ayrılıklar
Sorar mısın kendine?
Hangi çıkmaz sokağa saptın,
Hangi yokluk beni senden aldı,
Ne diye verdin beni.
Kime?
Ne verdiler karşılığında sana.
Oysa bana karşılık gelebilecek hiçbir şey yoktu.
Giderken unuttuğun bir şeyler vardı.
Kendini unutmanı isterdim.
Bir gün daha eksildi ömrümden,
Uzatmalı ayrılıklar,
Suskun dudaklar.
Yürüyorum,
Gece sessiz ve yağmurla yıkanıyor kaldırımları gözlerimin.
Duası eksik gülüşler peydahlıyorum yüzümün kırılgan tarafına.
Yüzüne sürüyorum,
Gözyaşlarımı.
Üstü kalsın diyorsun acılarımın.
Üstünü bırakıyorum mutluluklarımın.
Bana ayrılığı sorduklarında,
Sensizliği hiç düşünmediğimi söylemiştim onlara.
Ölümün neresi düşünülür ki?
Kendi cenazemde,
Nasıl bilirdiniz sorusuna,
Hiç iyi bilmezdik diyeceğim.
Ah sevgili,
Senden sonra hiç iyi olmadım ki,
Olamadım ki.
Sensiz geçecek bütün pazar sabahı kahvaltılarından başlıyorum her şeyi terk etmeye.
Aynadaki gülüşlerimden tanıyorlar beni.
İçimin en karanlık sokaklarında kaybettim seni,
Hiçbir yalnızlık da bulamıyorum.
En az şehrin kadar kalabalık bu acılar.
Eski fotoğraflarda saklı kalmış,
Sol gözaltına bıraktığım öpüşlerim.
İçimden geçen hiçbir otobüs sana varmıyor.
Aklınla yüreğin arasındaki,
kör bir noktada kaybettim kendimi.
Şimdi bir kent kadar ıssız,
Ve bir kent kadar yorgunum.
Hiç olmamış gibi bir de yokluğunu bıraktın giderken.
Yanına aldıklarının arasında bir tek ben yoktum.
Olmak istediğim yerden uzakta,
Sensizliğin beni bir darağacına astığı gecede,
Yok oluşlarıma artık bütün sitemlerim.
Kim sorsa seni, öldü diyorum içimde/n.
Kim sorsa yerimi, solunu gösteriyorum.
Anlamıyorlar oysa,
Her sabah yaşamayan bana verdikleri selamın,
Hiçbir anlamı olmadığını.
İnandığım değerler,
Hep bir başkasına intihar,
Ve ölen yalnızca ben oldum,
Kapı aralarında…
Bir aşk kadar yıkılırdı insan,
Oysa ben bir kentin altına gömülmüşüm.
Ellerinin soğukluğundan anlamalıydım,
Bu aşkın nereye varacağını.
Ama bildim ki hep,
Son durağı ölümdü ayrılıkların.
Bu kitabı en uygun fiyata Amazon'dan satın alın
Diğerlerini GösterBurada yer almak ister misiniz?
Satın alma bağlantılarını web sitenize yönlendirin.
- Kategori(ler) Şiir
- Kitap AdıBir Aşk'ın Biyografisi
- Sayfa Sayısı111
- YazarÖzgür Havuz
- ISBN9786051275413
- Boyutlar, Kapak13,5x19,5, Karton Kapak
- YayıneviCİNİUS YAYINLARI / 2012
Yazarın Diğer Kitapları
Aynı Kategoriden
- Kızıl Elma ~ Ziya Gökalp
Kızıl Elma
Ziya Gökalp
Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan… Ziya Gökalp, büyük bir çoğunluğunu “Genç Kalemler”, “Türk Yurdu”, “Halka Doğru”,...
- Yağmur Gülü ~ Gülbari Arslan
Yağmur Gülü
Gülbari Arslan
Ben içimden geldiği gibi yazarım. Ne Mehmet Akif gibi aruz şarabından içebilirim, Ne de Necip Fazıl gibi kafiyelerin saçını okşarım. Olduğu gibi, olduğum gibi...
- Galip Erdem Şiirler ~ Galip Erdem
Galip Erdem Şiirler
Galip Erdem
“Türkiye bir anne candan ileri Bütün ülkelerin o şaheseri Toprağına aksın alnının teri Ne mutlu kanını yurda katana.” Daha çok siyasi yazılarıyla tanıdığımız Galip...