Birazoku.com sitesinde de kitapların ilk sayfalarından biraz okuyabilir, satın almadan önce fikir sahibi olabilirsiniz. Devamı »

Yazar ya da yayınevi iseniz kitaplarınızı ücretsiz yükleyin!

Başka Dilde Aşk
Başka Dilde Aşk

Başka Dilde Aşk

Mia Sheridan

Bree Prescott, Maine’in küçük bir kasabası olan Pelion’a geldiğinde tek arzusu yaşadığı her şeyi ardında bırakmaktı. Yağmurun sesini. Kanı. Teninde hissettiği o buz gibi…

Bree Prescott, Maine’in küçük bir kasabası olan Pelion’a geldiğinde tek arzusu yaşadığı her şeyi ardında bırakmaktı. Yağmurun sesini. Kanı. Teninde hissettiği o buz gibi namluyu. Altı aydır aldığı her soluk ona kendisinin hayatta kaldığını, babasınınsa öldüğünü hatırlatıyordu. Şimdiyse kendini yeniden güvende hissetmeye başlamıştı. Ama Archer Hale’le tanıştığı an dünyasının değişeceğinden ve bir daha asla eski hâline dönmeyeceğinden habersizdi.

Bree onun dünyasına bodoslama dalana kadar Archer kimseyle iletişim kurmuyordu. Ancak yakışıklı yüzü, etkileyici bakışları ve işaret diliyle kurduğu iletişimle Bree’nin üzerinde kendisinin bile tahmin edemeyeceği bir etki bırakacaktı. Ama Pelion sırlarla ve ihanetlerle dolu bir kasabaydı ve tüm bunların merkezinde de Archer vardı. Kendi acılarının kozasında yaşayan tutkulu ve yaralı bu iki insan, iyileşmenin ve yaşamaya devam etmenin yolunu belki de Archer’ın sessizliğinde bulacaklardı.

Kentaur Kheiron’un Efsanesi Kentaurlar sarhoşlukları, taşkınlıkları, şehvetli tavırlarıyla gü rültücü bir kalabalık olarak bilinirler. Ama Kheiron diğerleri gibi değildir. “İyi Kentaur” ve “Yaralı Şifacı” olarak adlandırılmıştır. Daha akıllı, daha nazik ve soyundan çok daha fazlasıdır. Ne yazık ki, diğer Kentaurlarla savaşırken arkadaşı Herakles tarafından zehirli bir okla vurulmuştur.

Kheiron ölümsüz oldu ğu için, tedavi edilemez yarasına bir türlü çare bulamadıkların dan hayatını tarifi imkânsız bir acıyla yaşamıştır. En sonunda ise Kheiron aynı dertten mustarip Prometheus ́la karşılaşır. Prometheus, tanrılar tarafından sonsuz bir işkenceye mahkûm edilmiştir. Bir taşa bağlanmış olan Prometheus’a ciğe rini yemesi için her sabah bir kartal gönderiliyor, akşamına ise ciğeri tekrar büyüyordur.

Kheiron, gönüllü olarak Prometheus için hayatını vermeyi teklif edip ikisini de sonsuz bir işkenceden kurtarmıştır. Kheiron, Prometheus’un ayaklarının dibinde ölmüştür. Ama iyiliği ve hizmetleri yüzünden, Zeus güzelliğine her zaman bakılabil sin diye, Kheiron’u Sagittarius takımyıldızlarının bir parçası yapmıştır. Kheiron’un yarası acının gücünün ne kadar değişken olduğu nu, şahsi, fiziksel veya duygusal olsa da nasıl ahlaki ve manevi bir güce dönüşebileceğini sembolize eder.

1

Archer Yedi Yaşındayken

Nisan “Elimi tut! Seni yakaladım,” dedim yumuşak bir şekilde. Heli kopter havalanırken Duke, Snake Eyes’ın* elini yakaladı. Elim den geldiği kadar sessiz oynuyordum. Annem yine mahvolmuş durumda olduğundan, odasında uyurken onu uyandırmak is temiyordum. Onunla yatakta çizgi film izlememi söylemişti. Bir süre izlemiş ama o uykuya dalınca G.I. Joe oyuncaklarımla oyna mak için alt kata inmiştim. Helikopter iniş yapınca adamlarım yere atlayıp sandalyenin üzerine havlu koyarak yeraltı sığınağının parçası hâline getirdi ğim yere doğru koştular. Helikopteri alıp tekrar vup vup sesiyle zeminden kaldırdım. Keşke parmağımı şaklatarak bu helikop teri gerçek yapabilseydim. Sonra annemi de alıp uzaklara uça bilirdim.

Ondan, morarmış gözlerden, annemin gözyaşlarından uzaklaşırdık. Çok çok uzaklarda olduğumuz sürece nereye gitti ğimiz umurumda olmazdı. Sığınağa sürünerek girdikten birkaç dakika sonra ön kapının açılıp kapandığını, ayak seslerinin holün benim oynadığım kıs mına kadar geldiğini duydum. Hafifçe başımı çıkarınca bir çift parlak siyah ayakkabıyı ve üniforma pantolonunun parçası ol duğunu bildiğim kelepçeleri gördüm. “Connor Amca!” derken olabildiğince hızlı bir şekilde emekleyerek yerimden çıkmaya çalışıyordum. Connor Amca yere eğilmişti. Silahı ile polis fenerinin olduğu tarafından olabildiğin ce uzak kalmaya çalışarak kollarına atıldım. “Merhaba küçük adam,” derken bana sımsıkı sarıldı. “Benim kurtarıcı kahramanım nasılmış?” “İyiyim. İnşa ettiğim yeraltı kalesini gördün mü?” Geri çekilip masanın altında battaniye ve havlular kullanarak yaptığım kaleyi omzumun üstünden gururla işaret ettim. Oldukça havalıydı.

Connor Amca gülümseyerek bana baktı. “Kesinlikle gör düm. Oldukça iyi iş çıkarmışsın, Archer. Bunun kadar aşılamaz bir kale daha görmemiştim.” Bana göz kırparken gülümsemesi daha da büyümüştü. Ben de sırıttım. “Benimle oynayacak mısın?” Gülümseyerek saçlarımı karıştırdı. “Şu anda olmaz, ufaklık. Sonra, tamam mı? Annen nerede?” Yüzümün asıldığını hissettim. “Şey, kendini pek iyi hissetmiyor. Biraz uzandı.” Connor Amca’nın yüzüne, bal rengi göz lerine baktım. Aklıma ilk gelen resim fırtına öncesi gökyüzüydü.

Karanlık ve kısmen korkutucuydu. Hafifçe geri çekildim ama Connor Amca’nın gözleri düzelmişti. Bana tekrar sıkıca sarıldı. “Tamam, Archer. Tamam,” dedi. Beni hafifçe geri çekerek kollarımı tutarken gözleri yüzümde dolanıyordu. Ben gülümse yince o da gülümseyerek karşılık verdi. “Aynı annen gibi gülümsediğini biliyorsun, değil mi?” Daha da kocaman gülümsedim. Annemin gülümsemesini se viyordum. Sıcak ve güzeldi. Sevildiğimi hissettiriyordu. “Ama babama benziyorum,” dedim yere bakarak. Herkes bende bir Hale havası olduğunu söylüyordu.

Bana bir dakikalığına sanki bir şeyler daha söyleyecekmiş gibi baktı ama sonra fikrini değiştirdi. “Eh, bu da güzel bir şey, ufaklık. Baban oldukça yakışıklı bir şeytan.” Bana gülümsedi ama gözleri gülmüyordu. Ona bakınca keşke Connor Amca’ya benzeseydim diye düşündüm. Annem bir keresinde onun ha yatında gördüğü en yakışıklı adam olduğunu söylemişti.

Ama sonra bunu söylediği için pişman olmuş gibiydi. Babam o değil diye pişman olduğunu düşündüm. Connor Amca aynı zamanda bir polis memuru ve kahramandı. Büyüdüğümde aynı onun gibi olacaktım. Connor Amca ayağa kalktı. “Annen uyanmış mı diye bir ba kacağım. Sen aksiyon figürlerinle oyna. Ben hemen döneceğim, tamam mı ufaklık?” “Tamam,” diyerek başımla onayladım. Tekrar saçımı karış tırdı ve merdivene yöneldi. Birkaç dakika bekledikten sonra ar kasından sessizce takip ettim. Gıcırdayan noktalardan kaçınmak için tırabzana tutundum. Bu evde nasıl sessiz olabileceğimi bi liyordum. Bu evde nasıl sessiz olunacağını bilmem önemliydi.

Merdivenlerin başına ulaştığımda annemin odasının önünde durup dinledim. Kapı aralık bırakılmıştı ama bu yeterliydi. “Ben iyiyim, Connor, gerçekten,” dedi annem yumuşak bir ses tonuyla. “İyi değilsin, Alyssa,” diye tısladı Connor Amca, sesi sonun da öyle çatladı ki beni korkuttu. “Tanrım. Onu öldürmek isti yorum. Benden bu kadar, Lys. Kurban rolü yapmandan bıktım. Bunu hak ettiğini düşünebilirsin ama Archer. Hak. Etmiyor,” derken son üç kelimeyi daha önce gördüğüm gibi çenesi kasıl mışken tükürürcesine söylemişti. Genellikle babam etraftayken böyle konuşurdu. Annemin hafif ağlama sesinden başka bir şey duymazken birkaç dakika sonra Connor Amca tekrar konuştu.

Bu sefer sesi tuhaf, duygusuz geliyordu. “Şu anda nerede olduğunu bilmek ister misin? Bardan çıkıp Patty Nelson’la eve gitti. Şu anda onu karavanında evire çevire beceriyordur. Karavanın yanından geçerken arabamdan bile ses lerini duyabiliyordum.” “Tanrım, Connor,” derken annemin sesi boğazı düğümlen miş gibi çıkmıştı. “Bunu daha kötü hâle mi getirmeye çalışıyor sun…” Connor Amca, “Hayır!” diyerek gürleyince hafifçe yerimden.

 

 

Eklendi: Yayım tarihi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarın Diğer Kitapları

  1. Calder’ın Umudu ~ Mia SheridanCalder’ın Umudu

    Calder’ın Umudu

    Mia Sheridan

    Eğer gerekirse senin için tanrılarla savaşırım Modern dünyanın göbeğinde elektriğin, tesisatın ve diğer gelişmiş sistemlerin olmadığı bir yer vardı. Hayallere, ifade özgürlüğüne, umuda izin...

  2. Her Şeyden Önce Sen ~ Mia SheridanHer Şeyden Önce Sen

    Her Şeyden Önce Sen

    Mia Sheridan

    Crystal yaralı bir kadındı. Aşkın acıdan başka bir şey getirmediğini uzun zaman önce öğrenmişti. Yaralı kalbini herkesten korumaya çalışıyor, özellikle de erkeklere asla güvenmiyordu....

  3. Eden’ın Kaderi ~ Mia SheridanEden’ın Kaderi

    Eden’ın Kaderi

    Mia Sheridan

    Eğer gerekirse senin için şeytanla yüzleşirim Eden ile Calder, hayatlarını mahveden tarikattan kurtulmayı başarabilmişlerdi ancak her ikisi de diğerinin korkunç felakette can verdiğine inanıyordu....

Bebhome Kahve

Aynı Kategoriden

  1. Güm! ~ Terry PratchettGüm!

    Güm!

    Terry Pratchett

    Hayalî evrenlerin azametli mucidi Sör Terry Pratchett’ın benzersiz yaratımı “Diskdünya”nın ilk kez Türkçeye çevrilen otuz dördüncü kitabı Güm!, kan davaları binlerce yıl öncesine dayanan iki kadim...

  2. Geceye Bürüneceğim ~ Terry PratchettGeceye Bürüneceğim

    Geceye Bürüneceğim

    Terry Pratchett

    “Sen şansa inanır mısın?” dedi Düşes. “Ben, şansa inanmak zorunda kalmamaya inanırım,” dedi Tiffany. Çünkü kudretli bir cadı olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Tiffany...

  3. Eşit Haklar ~ Terry PratchettEşit Haklar

    Eşit Haklar

    Terry Pratchett

    “Nerede diyor?” dedi Nine zaferle. “Kadınların sihirbaz olamayacağı nerede söyleniyor?” Yakın geçmişte, sonsuzluğun büyülü evrenine uğurladığımız Sir Terry Pratchett’ın, dünya çapında 85 milyonun üzerinde...

Haftanın Yayınevi
Yazarlardan Seçmeler
Editörün Seçimi
Kategorilerden Seçmeler

Yeni girilen kitapları kaçırmayın

Şimdi e-bültenimize abone olun.

    Oynat Durdur
    Vimeo Fragman Vimeo Durdur